top of page

Zaman hayattır. Zamanı planlamak hayatı planlamaktır.

  • Yazarın fotoğrafı: Bülent BORALI
    Bülent BORALI
  • 23 Nis 2020
  • 2 dakikada okunur

Güncelleme tarihi: 3 Kas 2020

Bu çalışma kişisel gelişim yazarlarının «tuttuğunu kopar» şeklindeki klişesinin ötesinde bir çalışmadır. Bu çalışma esnasında aslında birazda hayatımızı gözden geçireceğiz. Farkındalıkla başlar, Öğrenme. Öğrenmeye ihtiyacımız olduğunu fark ederek başlarız öğrenmeye. Mevcut enerjimizi bize iyi gelen şeyleri yapmak ya da yapmazsak bizi kötü duruma sokacak şeylerden kaçmak için kullanırız. Dikkat algı eşikleri ve algı filtreleri ile farkındalık süreci işler. Motivasyona sürükler farkındalık bizi. Farkında değilsek motive olamayız. Zaten öğrenme için bir talep de doğuramayız. Motivasyon ise acı ya da zevkten beslenir. Yani ya zevkten ya da ihtiyaçtan öğrenmeye başlarız. Yapa-bilmek için denemelere başlarız. Bilmek ve yapmak aşamaları birleşir. Bu safhada artık yapa-bilmeye başlarız.. Artık genel anlamda otomatik pilota bağlamaya başlamışızdır. Devamlı iyileştiririz öğrendiğimizi. Artık farkına varmadan yapmaya başlarız. Arabanın vitesini değiştirdiğimizi fark etmeyiz bile. Hazmetme safhasında gereken minimum yeteneklerin üstüne çıkılarak artık detay öğrenme başlar. Genel gidişatın dışına çıkınca müdahale edebilecek hale geliriz. Farklılaşmaya başlarız. Ustalık öğrenmenin son aşamasıdır. Bilgi (bilmek) ve tecrübenin (yapmak) bir araya gelmesi ile olur. Bunlara ilave olarak bir de yatkınlık gerekir. Kendi tarzını yaratır. Kendi sanatını yaratır. Sanatçılığa dönüştürebilmenin en son aşamasıdır. Soru: Fatura ödeyen var mı aranızda? Nasıl ödüyorsunuz? Her halde hala bankaya ya da fatura ödeme merkezine giden yoktur? (sizin yerinize internete girerek ödeme yapıyorlar ve bunun için sizden para alıyorlar. Kaybedilen zaman da cabası). Dünya, zamanın yetmediğinden dert yanan insan kız ve oğullarıyla dolu dolu olmasının yanında "zamanı kullanım şeklinizi, yani yaptıklarınızı değiştirmeden sonuçların değişmesini beklemek" de biraz şaşkınlık, değil mi? Einstein’ının tanımı "aynı şeyleri yapmaya devam edip, değişik sonuçlar beklemek" bize zaman yönetimini dert edinmemizi ama bugüne kadar yaptığımız şeyleri de yaparak sonucu değiştirmemizin mümkün olmadığını söylüyor.

Zaman Yönetimi çalışmamızın ana farklarından bir tanesi burada yatmaktadır: Tek taraflı bir çalışma değildir. Ben anlatacağım ve siz dinleyerek motive olup evinize gidip sabah kalktığınızda unutacağınız bir çalışma olsun istemiyoruz.. Katılmanızı ve zamanı yönetmeye dair tecrübelerinizi paylaşmanızı sorunlarınızı paylaşmanızı ve belki de 3ncü bir göz tarafından yeniden değerlendirildiğinde çözümler üretilebilmesini istiyoruz.

Zaman yönetimi çalışmamızda geçireceğimiz zaman bir milat olacaktır. Asla hiçbir şey bugüne kadar ki gibi devam etmeyecektir:

Sloganımız Halikarnas Balıkçısı Cevat Şakir’in Bodrum şiiridir: Yokuş başına geldiğinde, Bodrum'u göreceksin, Sanma ki sen, Geldiğin gibi gideceksin Senden öncekiler de, Böyleydiler Akıllarını hep Bodrum'da Bırakıp gittiler...

Denizci sefere nasıl hazırlanır?

Bir denizci sefere hazırlanırken, varış noktasına rotasını çizer ve meteoroloji raporlarını inceleyerek hangi rüzgarların hakim olacağını belirlemeye çalışır.

Nadiren hava durumunun her değişikliğini öngörebilir.

Fakat planlamanın sağduyusu ona hangi kayalıklardan kaçınması gerektiğini anlatır.

Eğer ani bir fırtına çıkarsa ya da fırtına uzun sürerse neler yapacağını planlar ve önceden simülasyonunu yaparak prova eder.

Bunu gerçek hayat için de adapte edebiliriz: Gerçek hayat denizcileri de hayat denizinde prova yapabilirler.

Bugün planlamak yarın rahat etmek demektir…

Captain of Life!

Kendi hayat yolculuğunuzun kaptanı olun!

Detaylar zaman yönetimi eğitimi ve workshoplarımızda...


 
 
 

Comments


Yazı: Blog2_Post
bottom of page